Bu okuduğunuz yaşanmış hikayeyi 3 yıl önce yaşadık ve şimdiye kadar kaç kere yazmak istesemde her seferinde farklı nedenlerle vazgeçmiştim ancak artık yazmanın zamanı geldiğine karar verdim ve bu ilginç hikayeyi sizlerle paylaşmak istedim.
2013 Yılında ince işler kontrol mimarı olarak çalıştığım büyük şantiyede şantiye şefinin yardımcısı olarak şantiyede çalışan bütün ekiplerinde devamlı kontrollerini ve takiplerini yapardım. Şantiyemizde kayıtlı 100 – 120 kadar işçi usta ekibimiz vardı. Bu nüfusun içinde elektrikçiler, mekanikçiler, duvarcılar, kalıpcılar, demirciler, demir doğramacılar, sıvacılar ve bizim firmanın işçilerinin yanında şantiye teknik ekibi ve yönetim ekibi vardı.
Tam tarihi hatırlamıyorum ancak günlerden cuma günü vakit öğleden sonra 2-3 gibiydi. Ofiste şantiye şefi ve idari müdürümüz ile sohbet ederken bir anda ortalık karıştı şantiye tarafında. Ne oluyor diye dışarı çıktığımızda ise mekanik tesisatçı ekibinin başı bizim yanımıza gelerek çok kötü bi olay yaşadıklarını bütün ekibinin sinirlendiğini ve şantiyede cinayet bile işleyebileceklerini söyledi. Bizde ne olduğunu anlamak için sorduğumuzda başlarına gelen olayı anlattılar ancak gülsek mi ağlasak mı karar veremedik. Daha önce şantiyelerde nelerle karşılaşmıştık ancak bunun gibi bir olay olmamıştı.
Olay binanın 1. katında tesisat şaftında (80 cm ye 80 cm baca) tesisat borularını bağlamak için çalışan ustanın birinin üzerine üst katlardan ahlaksız terbiyesiz ve tedbirsiz insan demeye çekindiğim bir zaatın büyük tuvaletini yapması ile ortalık karışmış. Aslında şantiyede 2 ayrı wc var işçilerin kullanabilmesi için ancak 4. katta çalışan bu zaat kim aşağı inecek canım ne in çık yapacak o kadar merdiveni demiş ve tuvaletini oralarda kimse olmaz diyerek yapmış. Bunun benzeri terbiyesizlikleri maalesef şantiyelerde rastlamak mümkün. Bacada çalışan ustamız bu terbiyesizliğin sonuçunda eline geçen bıçağı almış ve bağırarak çıkmış yukarıya, nevri dönmüş kendinden geçmiş yakalasa bu terbiyesini bıçaklayacak ve öldürecek. Aşağıdan sesi duyan terbiyesizde hemen kaçmış arkadaşlarının yanına ve çalışmaya devam etmiş yakalanmamak için.
Bundan sonrası ise iş bize kaldı mağdur olan ustayı göndermişler evine temizlensin diye ve şikayet ediyorlar bize ya siz bulun yada biz bulursak öldürürüz diye. Bizde bunu nasıl çözeriz düşünürken öncelikle o blokta herkesi teker teker gezmeye başladım. Konuştuğum bütün ekiplere bunu yapan yarın işe gelmesin bir daha uğramasın kendi şantiyeyi terk etsin dedim. Eğer ben bulursam tesisatçılara teslim ederim sonrasına karışmam öldürmeye niyetliler dedim. Ancak kimle konuşsam biz yapmadık diyorlar ve yapan kimse şöyle olsun böyle olsun diye küfrediyorlardı.
Ertesi gün sabah erkenden bütün ekipleri gezdim ancak gelmeyen hiç işçi yoktu hepsi tam kadro şantiyedeydi. Bu arada madur usta geldi ve benden bulmam için yardım istedi ertesi gün. Bende ustaya terbiyesiz kimse ben bulacağımı cezasını ben vereceğimi ve kendisinin de bana güveneceğini ve başka hiçbir şey yapmayacağına karşılık söz vermesini istedim ustada bana güvendi ve tamam dedi. Artık bu olayı nasıl çözerim diye düşünürken aklıma her sabah bütün işçilerin ve şantiye teknik ekibinin imzaladığı giriş listesi geldi. Hemen güvenlikten cuma gününün listesini aldım. kontrol ettiğimde o gün şantiyede toplam 64 kişinin olduğunu gördüm. Daha sonra dna uzmanı bi arkadaşımı aradım ve durumu anlattım. Bu terbiyesizin teşhisinde dna ile bulma imkanının olup olmadığını sordum oda bu imkan var ancak 64 kişinin testi çok ama çok pahalı tutar dedi ve bu test için bütün işçilerden dna swabı ile tükürük örneği almam gerektiğini söyledi. Böyle bir olay için şantiye firmasına bukadar masrafı kabul ettiremeyeceğimi düşündüğüm için yeni yollar ararken aklımda ışıklar yanmaya başladı.
Ben bu dna testini yaptırıyormuş gibi davranıp aslında yaptırmasan bütün çalışanlara bir zarf atsam gözlerini korkutsam bu terbiyesiz korkup kendini açığa veririmi diye düşündüm. Sonra bu fikrimi herkes den gizli şantiye şefi ve idare müdürümle görüştüm onlarda en akıllıca yolun bu olduğu ve bunu uygulamam için ne gerekiyorsa destek vereceklerini söylediler. Bunun üzerine öğle yemeğinden önce gittim ve 100 adet swab altım toplam 50 liraya. Şantiye işyeri hekiminden de bana destek olmasını işçileri korkutmamızı rica ettim oda beni kırmadı ve rolunü çok güzel oynadı. Yemeğe gelen ekiplere yemekten sonra herkesin revir önünde sıraya girmesini o gün şantiyede olan herkes den tükürük numunesi alacağımızı, vermeyenlerin anında işine son verileceğini ve bu test sonunda bu ahlaksızın kimliğin belirlediğimizde bu testin masrafını ona keseceğimizi söyledik. Kendinden emin olan bütün işçiler hemen sıraya geçti ve başladık listeden kontrol ederek numuneleri almaya.
Bu arada şantiye ofisimizin sözde temizlikçisi ve çaycısı akıldan yoksun bir bayan abla ne oluyor ne yapıyorsunuz diye revirden bir türlü çıkmıyor soruyor konuşuyor rahat bırakmıyordu. Sonunda ya odayı terket yada senden de numune alırım diyince anında kaçtı.
Biz bu 64 kişiden ben şef ve idare müdürümüz hariç herkes den numuneyi aldık ve güzelce ambalajlayıp yarın bunları laboratuvara yollayacağımı ancak yarın öğleye kadar bu ahlaksız gelip itiraf ederse testi iptal edeceğimi ve kendisinin ismini saklayıp anında işine son vereceğimizi duyurduk.
Gel gelelim işin en can alıcı noktasına, sabah ofis işlerini bitirdikten sonra saat 9 da şantiyeye geçtiğim sırada daha binaya geçmeden arkamdan bir çift ses duydum. ABİİİİİ ŞEFFFF diye. dönüp bakmamla arkamda bir ekip başı çakması (çakma diyorum yanlış anlamayın çünkü bırakın ustalığı işçi bile olamayacak birisi ve daha sonra onunda hırsızlığını ortaya çıkarıp şantiyeden farklı bir macera ile def etmiştik) ve yanındada işçilerinden biri. Bekledim yanıma geldiler, işçi kıpkırmızı yanındaki bembeyaz, dünkü numuneleri verip vermediğimi sordular bende öğle yemeğinden sonra vereceğim dedim. Birbirlerine baktıktan sonra abi birşey söylemek istiyoruz dediler buyrun dedim. Beni affet abi o bendim korktum söyleyemedim dedi işçi. Ben bunu duyar duymaz bunu benden başka kimlere söyledin dedim ustam ve sen başka kimseye söylemedim dedi. O zaman şantiyeye çık bütün eşyaları topla kimseye haber verme ve durumu çaktırma yanıma gel bekliyorum dedim. Onlar şantiyeye gidip gelene kadar ahlaksızı bulmanın mutluluğu ile hemen şef ve müdürün yanına gidip buldum buldum evreka 🙂 diyerek haberi ilettim.
Bu arada işçi ustasıyla geldi yanıma bende bunları aldım muhasebeye götürdüm ve hemen bunların çıkışlarını yapın dedim ve 5 dakikada bitirdim işlerini. Sonrada kendisine aslında ölümden kurtardığımı ve bir daha buralara uğramasını söyledim ve gönderdim.
Yani yine akıl ahlaksıza üstün geldi !
Sonra öğle yemeği zamanında yemeğe gelen işçilerden mağdur ustayı buldum ve yanıma çağırdım herkes den gizli görüşmek üzere ve kendisine bu ahlaksızı bulduğumu işine son verip gönderdiğimi ancak kim olduğunu söylemeyeceğimi söyledim. Bunun üzerine ustamdan çok içten bir teşekkür duyduktan sonra işimize kaldığı yerden devam ettik.
Bu yaşanmış olayın hikayesi ile ilgili yoruma isim ve kişileri açığa çıkaracak hiçbir şeyi yazmamanızı rica ederim.
Sağlıcakla kalın…
Yorumlar kapalı.